11 Temmuz 2021 Pazar

Dizi Beşlisi #2

1. Friends

Friends izlemeye yeni başladım sayılır. Şuan da üçüncü sezondayım. Öyle bir dönemime denk geldi ki, arkadaşlığa olan inancımı yitirdiğim bir zamanda dizideki karakterler benim en iyi arkadaşlarım oldular. Dizi 10 sezon ve hemen bitirmek gibi bir derdim de yok, aksine hiç bitmesin. Dizi, Manhattan'da yaşayan bir grup arkadaşın hayatını anlatıyor. How I Met Your Mother ile kıyaslayanların aksine bende iki dizinin de yeri apayrı oldu. Kaldı ki bence iki dizi de birbirinden çok farklı. 


2. Handmaid’s Tale

8 dalda Emmy ve 2 dalda Altın Küre ödüllü ve Margaret Atwood’un ödüllü ve çok satan “Damızlık Kızın Öyküsü” isimli romanından uyarlanan dizide, Amerika Birleşik Devletleri’nin parçası olan Gilead distopyasındaki totaliter toplum hayatını konu ele alınıyor. Çevresel felaketler ve düşen doğum oranları karşısında Gilead, kadınlara devlet mülkü gibi davranan tutucu bir rejimle yönetiliyor. Kadınlar bu harap edilmiş dünyada popülasyonu arttırmak için damızlık olmaya zorlanmış. Offred (asıl adı June) son kalan doğurgan kadınlardan ve Komutan'ın evinde hizmetçi olarak çalışıyor. Öyle ki kadınların isimleri bile ellerinden alınmış, onlara komutanlarının isimleriyle sesleniliyor, Of-Fred gibi. Bu distopyada çoğu şey yasak hatta onaylanmış dilin dışında konuşmak dahi yasak. Damızlıklar kırmızı, eşler ise mavi pelerin giyiyorlar ve başka renk giymeleri yasak. Aslında Gilead'ta yaşayan herkese biçilmiş bir rol var ve önceden her şey belirlenmiş, ne giyecekleri, nasıl konuşacakları, ne yapacakları ve hatta ne düşünecekleri bile... Bu korkunç toplumda Offred; Komutanlar, onların acımasız eşleri, evcil hizmetkarlar Martha’lar ve hizmetçi arkadaşları arasında gidip geliyor. Offred'in tek amacı hayatta kalmak ve kendisinden alınan kızını bulabilmek. Dizinin 4 sezonu yayınlandı. İzlediğim en iyi dizilerden biri Handmaid's Tale, son zamanların en etkileyici, en müthiş distopya dizisi kesinlikle.


3. You

Caroline Kepnes'in 2014 yılında yayımlanan romanından uyarlanmış olan dizide, New York'ta yaşayan Joe Goldberg isimli son derece zeki bir kitapçının, kitap dükkanına gelen Guinevere Beck'e aşık olması ve onda bir takıntı haline gelişi anlatılıyor. Kesinlikle sıradan bir aşk hikayesi değil hatta psikolojik gerilim dizisi diyebiliriz. Şimdiye kadar iki sezon yayınlandı, 3. sezonu merakla beklemekteyiz. Umarım iptal edilmemiştir.


4. Patrick Melrose

Patrick Melrose, küçük yaşlarda babasının cinsel istismarına maruz kalan birinin yaşadıklarının yetişkinliğine nasıl yansıdığını anlatan beş bölümden oluşan bir mini dizi. Edward St. Aubyn'in beş kitaptan oluşan yarı otobiyografik romanından uyarlanmış. Zaten dizinin otobiyografik olduğunu da öğrenince etkileyiciliği iki katına çıkıyor. Patrick karakterinin neden neden neden diye sorması gibi izlerken siz de aynı şekilde sorarken buluyorsunuz kendinizi... Diziden geriye akılda kalan en iz bırakıcı cümle "insan insana bunu yapmamalı" oluyor. Başrolde Benedict Cumberbatch harika oyunculuğuyla yer alıyor. Dizinin müzikleri muhteşemdi, sahne geçişleri çok iyiydi ve özellikle ben renklere bayıldım. Görsel bir şölendi adeta. İlk bölümde Wild World çalmaya başlayınca tamamdır işte bu diyorsunuz. O sahnede ancak o şarkı çalınabilirdi...


5. Normal People

Normal People, Sally Rooney‘nin 2018 yılında yayınlanan aynı isimli romanından uyarlanmış, ilişki draması türünde bir dizi. Romantizm unsurlarının ve psikolojik ögelerin ağır bastığını söylemek mümkün. Yalın ve samimi bir anlatım tarzı var. Dizide Marianne ve Connell isimli iki ana karakterimiz var. Aralarında yadsınamaz bir çekim olan, birbirlerinin hayatlarında ciddi etkiler yaratabilen, doğal, hassas, tutku dolu ve samimi bir aşk hikayesinin iki kahramanı olan Marianne ve Connell. İkilinin lisenin son yılında başlayan etkileşimleri etraftan gizlemeye karar verecekleri bir yakınlaşmayı beraberinde getiriyor ve üniversite yıllarına uzanacak bir hikayenin temelleri atılıyor. İkili arasındaki ilişkinin farklı dönemlerdeki farklı halleri ve yansımaları üzerine yılların sürüklediği bir serüven bizi bekliyor. Diziyle alakalı oldukça fazla yorum ve inceleme var, arattığınızda görürsünüz. Ben günlük hayat esintileri barındıran, durağan dizi ve filmlerden hoşlandığım için izlerken keyif aldım ama dizinin abartılacak bir tarafı yok.

4 yorum:

  1. Selam ne güzel diziler. İzlemek için not aldım. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  2. normal people hariç ya izlediğim ya da izlemeye başladığım çok güzel diziler. ne güzel derleyip toparlamışsın :)

    YanıtlaSil
  3. Biyolojik Mücadele Nedir?
    Biyolojik mücadele, zararlı böcekleri tabiattaki diğer canlılarla kontrol altında tutma yöntemidir.
    Tarım, orman ve halk sağlığı zararlılarını için biyolojik mücadele yöntemleri uygulanmaktadır. Doğa kendi içinde belirli bir döngü içinde dengesini korumaktadır. Bazen istilacı türlerin bölgedeki varlığını arttıracak şekilde değiştirilebilir.
    Zararlının, bilinçli/bilinçsiz şekilde nakledilmesi, bölge şartlarının zararlı lehine değişmesi, kontrolsüz şekilde kimyasal kullanımı gibi müdahaleler zararlının doğal düşmanını ortamdan uzaklaştırabilmektedir. Özellikle de kullanılan sentetik kimyasal insektisitler zararlının düşmanlarını da doğrudan ya da dolaylı olarak etkilemektedir.
    Ortamda rakibi ya da avcısı kalmayan zararlı daha hızlı üremektedir. Hızlı ve kolay üreyen zararlıyı kontrol altında tutmak içinse daha fazla kimyasal kullanılmaktadır. Bu şekilde zincirleme bir döngü içinde tüm süreç insanlığın aleyhine dönmektedir. Biyolojik mücadele yöntemleri ile zararlılar belli bir oranda tutulabilmektedir. Bu sayede doğadaki doğal denge de korunmaktadır.
    Biyolojik Mücadele Etmenleri
    Biyolojik mücadele terimi ilk olarak 1919 yılında akademik olarak ortaya atılmıştır. Ancak bunun asırlar öncesinde de biyolojik mücadele yöntemlerinin kullanıldığı bilinmektedir. Çin Hanedanlığı’ndan kalan eserlerde karıncaların narenciye zararlılarına karşı kullanıldığından bahsedilmektedir.
    Bilimsel çalışmalar ve araştırmalar arttıkça biyolojik mücadele etmeni olarak kullanılacak çeşitler de günden güne artmaktadır. Bugün en pratik şekilde uygulanabilen mücadele etmenlerinden birisi Bacillus bakterileridir. Her bir biyolojik mücadele etmeni kimyasal uygulamalardan çok daha iyi alternatiflerdir. Nihai olarak kimyasal ürün kullanımının %70 oranında azaltılmasına ve ürün veriminin en az %5 artışını sağlayabilmektedir.

    YanıtlaSil

Yorumlarınız benim için değerli :)